9 Ekim 2018 Salı

Babalık


BABALIK

Çocuklarımın nüfus kayıtları eskirken onlar neden benim gözümde büyümüyorlar bilmiyorum ama bu pek hoşuma gidiyor. Hala oğlum hızlı hareket ederken bir yere çarpar endişesiyle gözümün ona takılması, kızımın bir kaşık fazla yemesi için onu kandırmaya çalışmak bitmeyecek gibi.

Babalar için hayat biraz nankör. Çocuğun olunca görevlerin artıyor  ve onlarla geçirebileceği vakit azalıyor. Görevlerini tamamlayıp vakit bulduğunda da onları uzaktan seyretme zamanı gelmiş oluyor. Babalığın bir okulu yok. Ben babalık hakkında öğrendiklerimi çocuklarımdan öğrendim. Onların çocukluklarını keyifle yaşadım ama hiç doyamadım. 


Yıllar saçlarımı beyazlatırken yaşadıklarım yüreğimde ve hafızamda değerli dersler bırakıyor. Ne yazık ki çocuklarım benim öğrenirken biriktirdiklerimden daha hızlı büyüdüğü için artık onların soruları karşısında bazen kendimi yetersiz hissediyorum.  Torunum Ece’nin beni şaşırtan söylem ve değerlendirmeleri, yeni kuşakların bayrağı çok daha çabuk devraldıklarının bir göstergesi gibi.  Belki de artık zaman benim için onlara bakıp izleme ve gururlanma zamanı.

9 Ekim 2018




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder