AL SANA DOĞAL YAŞAM
Foça’da doğal yaşamı seçtiğimizden bu yana on yıl geçmiş. Bu on yılda doğal çevreye uyum sağlayarak yerleşmek için harcanan emek çok büyük. Uğradıklarında elimize içeceklerle verandada “ah biz de yapsak” diyen ahbaplarımıza söylediğim tek şey “çok sevmiyorsanız iyi düşünün” oluyor. Çünkü çok zengin değilseniz; doğal ve sürdürülebilir bir yaşam kurmak oldukça emek isteyen bir iş.
Geçen on yılda doğal yaşamın ne kadar içinde olduğumuzu, yan yana yaşadığımız bazı canlıları sıralayarak anlatayım. Gediz kuş cennetinin hemen yanı başında olduğumuz için göçmen kuşların her çeşidi, şahin, baykuş, kumru, martı, kerkenez, kara tavuk, yaban domuzu, tilki, gelincik, yılan, köstebek, fare, kaplumbağa, kara kurbağaları, kirpi. Ayrıca küçük canlılardan adını dahi bilmediğim çeşitli böcekler, kelebekler, karınca, kene, çekirge, kertenkele, süleymancık, kara sinek, at sineği, sivrisinek, sarı arı, eşek arısı, bal arıları vs. Bu canlıların bir kısmını buradaki doğal dengeyi korumak için rahatsız etmemeye çalışsak da başından beri iki kuralımız var:
1- Evde bizden ve evcil hayvanlarımızdan
başka canlı istemiyoruz
2- Zararlı canlılarla doğayı zehirlemeden mücadele edilecek
Bırakın koca arazide doğaya veya ürünlere zarar veren canlılarla uğraşmayı, eve başka canlı girmemesi için sanki bir köşe kapmaca oynuyoruz. Yani istediğimiz doğal yaşamı fazlasıyla bulduk. Zaten şimdi yapmaya çalıştığımız fazlasını halletmek.
Neler mi yapıyoruz:
- Domuz, tilki gibi yaban hayvanları arazimize girmesin diye arazinin etrafını 400 metre boyunca demirlikle çevirdik,
- Eve sürüngenler girmesin diye her yıl ev ve müştemilatın
etrafına kükürt döküyoruz,
- Köpeklerimize iç ve dış anti parazit ilaçları
vererek onları kene, böcek ve parazitlerden koruyoruz,
- Evin ve müştemilatın kapı ve pencereleri haşerelere
karşı sineklikle kaplı
- Ayrıca yataklarda sivrisineklere karşı cibinlik var,
- Küçük bağımızdaki üzümleri, kuş ve eşek arılarından
korumak için tül keseler takıyoruz. Özellikle üzümler tatlanınca eşek
arılarının salkımları kıtır kıtır yemeleri görmeye değer… ama hepsini yedirecek
kadar değil.
- Evin çevresine haşarat kaçırıcı ıtır çiçekleri,
lavanta, melisa, kekik, fesleğen diktik. Ancak sivrisineklerin fesleğen ve
kekiklerin içine yuva yapmaları hoş olmuyor. Galiba oraya gitmemeleri
gerektiğini bilmiyorlar.
- Saksağan ve kerkenezler domates bahçesine musallat
olunca önce hepimize yeter diye bir şey yapmadık. Ama her domatesten bir ısırık
almaya başlayınca sebzeliği kuş filesiyle kapladık.
- Diğer sebze alanında da bir korkuluk ve yılan şekli
verdiğimiz alüminyum folyo takılı sopalarla kuşları uzak tutmaya çalışıyoruz,
- Fareler için arazide15-20 kapan var. Canlı
yakaladıklarımızı Foça yolundaki ormana bırakıyoruz,
- Bu yaz, dört
yıllık enginar bahçemizden ürün alamadan talan ettiler diye şu ara
köstebeklerle aram iyi değil. Ama pes etmedim. Onların bir daha
ulaşamayacakları bir enginar bahçesi kurmak için planlar yapmakla meşgulüm.
- Son olarak dışarıda rahat yemek yiyebilmek için verandaya büyük bir cibinlikle kapattık. İlk fırsatta bu kısma sabit sineklik takarak daha kalıcı hale getireceğiz. Böylece on dönümlük alanın kırk metrekaresini kendimize ayırmış oluyoruz.
Bu önlemeler, her mücadeleyi bizim kazandığımız anlamına gelmiyor elbet. Ürün ve zaman kaybetsek de bazen doğadaki canlıların açıklarımızı bulup bizi alt etmeleri de hoşumuza gidiyor. Ama sonuç ne olursa olsun günün sonunda ter içinde elimizde bir kadeh, karabiber ağacının altında oturup olanları konuşup gülebilmek de keyif verici.
7 Temmuz 2024
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder